30 Aralık 2013

Hobbit: Smaug'un Çorak Toprakları


Yüzüklerin Efendisi üçlemesinde olduğu gibi birer yıl arayla seyircisiyle buluşan Hobbit serisi, Hobbit: Beklenmedik Yolculuk'un kaldığı yerden serinin ikinci halkası Smaug'un Çorak Toprakları ile maceraya devam ediyor. Geçtiğimiz yıl bu zamanlarda Peter Jackson'ı bir çocuk fantezisinden yetişkinlere de hitap eden başarılı bir film çıkarabilmesiyle övmüş ve fakat gişeye yönelik üçleme mantığının getirdiği gereksizce uzun tutulmuş sahneleri nedeniyle eleştirmiştik. Beklenmedik Yolculuk'un giriş hikayesi olması, devam filmleri için daha umutlu ama heyecansız bir bekleyişe sebep olmuştu.

Baştan söyleyelim Hobbit: Smaug'un Çorak Toprakları büyük bir geri adım olmuş. Peter Jackson, ilk filmin yanlışlarını tekrarlarken, o filmin derli toplu anlatısını ve az sonra bahsedeceğim artılarından hiçbirini devam filmine yansıtamamış. Nedir peki bunlar? Hobbit: Beklenmedik Yolculuk'un başarısı büyük oranda yaşattığı nostaljide yatıyordu. Yaşlı Bilbo ve Frodo'lu açılış ile Yüzüklerin Efendisi seriyle kurulan bağ, daha sonra yüzüğün bulunuşu ve Gollum ile doruk noktasına çıkıyor ve öte yandan bir şekilde Cücelerin amacına ortak olup Orta Dünya'ya geri dönmenin heyecanıyla hoş vakit geçirebiliyorduk. Smaug'un Çorak Toprakları'nda sanki her şey bir kenara itilmiş, Cücelerin yurtlarını geri alma mücadelesinin bir önemi kalmadığını hissetmeniz olası. Kaldığı noktadan devam eden filmde, ekibimizin ordan oraya türlü tehlikenin içine dalışını ve Cücelerin sürekli esir düşüp kurtulmalarının kabak tadı verdiğini acı bir şekilde deneyimliyoruz. Ejderha Smaug'un sahne alışı da sinemada ejderhaların estetik karşılığının bulunamamış olması nedeniyle beklenen etkiyi bırakmıyor. Yeni katılan karakterlerin işlevsiz kalışı, Jackson'ın Orta Dünya'yı kanıksamış olması ve hikaye anlatmak yerine sırtını koreografik aksiyon sahnelerine dayaması da filmin diğer önemli eksikleri olarak karşımıza çıkıyor. İlk filmdeki olay akışı, giriş ve gelişme bölümlerinin filmin bütünü içindeki dengesinden de eser yok. Sözün özü, serinin ikinci filmi alınan risklerin tahmin edilebilir ama perdeye bu çapta olumsuz yansıyabileceği öngörülemeyen bölümü olmuş.

Sürprizsiz ve hatta uzun aksiyon sahneleri dışında anlatabileceğimiz, üzerine konuşabileceğimiz ve aklımızda kalabilecek anların olmamasının baş sorumlusu Peter Jackson'dan da önce bu romanın üçlemeyi kaldıramayacağını göremeyen yapımcılar.

Son söz: Smaug'un Çorak Toprakları baştan sona bir hayal kırıklığı..  4.8\10