23 Ocak 2018

90. Oscar Adayları


90. Oscar  adayları açıklandı. Ödüller 4 Mart'ta sahiplerini bulacak. The Shape of Water 13 dalda adaylık elde ederek dikkat çekti.

En İyi Film

Call Me by Your Name
Darkest Hour 
Dunkirk 
Get Out
Lady Bird 
Phantom Thread 
The Post
The Shape of Water 
Three Billboards Outside Ebbing, Missouri

En İyi Yönetmen

Christopher Nolan - Dunkirk
Guillermo del Toro - The Shape of Water
Jordon Peele - Get Out
Paul Thomas Anderson - Phantom Thread
Greta Gerwig - Lady Bird

En İyi Kadın Oyuncu

Sally Hawkins (The Shape of Water)
Frances McDormand (Missouri) 
Margot Robbie (I, Tonya)
Saoirse Ronan (Lady Bird) 
Meryl Streep (The Post)

En İyi Erkek Oyuncu

Timothee Chalamet (Call Me by Your Name) 
Daniel Day-Lewis (Phantom Thread) 
Daniel Kaluuya (Get Oout) 
Gary Oldman (Darkest Hour) 
Denzel Washington (Roman J. Israel, Esq.) 

En İyi Özgün Senaryo 

The Big Sick 
Get Out 
Lady Bird 
The Shape of Water 
Three Billboards Outside Ebbing, Missouri

En İyi Uyarlama Senaryo: 

Call Me By Your Name 
The Disaster Artist 
Logan 
Molly’s Game 
Mudbound

En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: 

William Defoe - Florida Project
Christopher Plummer - All the Money in The World
Sam Rockwell - Three Billboards Outside Ebbing, Missouri
Woody Harrelson - Three Billboards Outside Ebbing, Missouri
Richard Jenkins - The Shape of Water

En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu

Mary J. Blige - Mudbound
Allison Janney - I, Tonya
Lesley Manville - Phantom Thread
Laurie Metcalf - Lady Bird
Octovia Spencer - The Shape of Water

Yabancı Dilde En İyi Film: 

A Fantastic Woman 
The Insult
Loveless
On Body and Soul 
The Square 

En İyi Ses Miksajı: 

Baby Driver 
Blade Runner 2049 
Dunkirk 
The Shape of Water 
Star Wars: The Last Jedi

En İyi Ses Kurgusu

Baby Driver
Blade Runner 2049
Dunkirk
Shape of Water
Star Wars Last Jedi

En İyi Görüntü Yönetimi

Blade Runner 2049
Darkest Hour
Dunkirk
Mudbound
The Shape of Water

En İyi Kostüm Tasarımı:

Beauty and The Beast
Darkest Hour
Phantom Thread
The Shape of Water,
Victoria & Abdul

En İyi Görsel Efekt: 

Blade Runner 2049
Guardians of The Galaxy Vol. 2
Star Wars The Last Jedi
War for the Planet of the Apes

En İyi Animasyon

The Boss Baby 
The Breadwinner 
Coco 
Ferdinand 
Loving Vincent 

En İyi Özgün Şarkı 

Mighty River (Mudbound) 
Mystery of Love (Call Me By Your Name) 
Remember Me (Coco) 
Stand up for Something (Marshall) 
This is Me (The Greatest Snowman)

En İyi Film Müziği: 

Dunkirk 
Phantom Thread 
The Shape of Water 
Star Wars the Last Jedi 
Three Billboards Outside Ebbing, Missouri 

En İyi Majyaj ve Saç Tasarımı: 

Darkest Hour 
Victoria & Abdul Wonder

En İyi Kurgu

Baby Driver 
Dunkirk 
I, Tonya 
The Shape of Water 
Three Billboards Outside Ebbing, Missouri 

8 Ocak 2018

75. Altın Küre Ödülleri



En İyi Film (Drama)

Three Billboards Outside Ebbing, Missouri

En İyi Film (komedi\müzikal)

Lady Bird

En İyi Yönetmen

Guillermo del Toro - The Shape of Water

En İyi Erkek Oyuncu (Drama)

Gary Oldman – Darkest Hour

En İyi Kadın Oyuncu (Drama)

Frances McDormand – Three Billboards Outside Ebbing, Missouri

En İyi Erkek Oyuncu (Komedi-Müzikal)

James Franco – The Disaster Artist

En İyi Kadın Oyuncu (Komedi-Müzikal)

Saoirse Ronan – Lady Bird

En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu

Sam Rockwell – Three Billboards Outside Ebbing, Missouri

En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu

Allison Janney – I, Tonya

En İyi Senaryo

Martin McDonagh – Three Billboards Outside Ebbing, Missouri

En İyi Orijinal Beste

Alexandre Desplat – The Shape of Water

En İyi Orijinal Şarkı

This Is Me – The Greatest Showman

En İyi Animasyon Film

Coco

Yabancı Dilde En İyi Film

In the Fade

3 Ocak 2018

İyiliğin ve Kötülüğün Bahçesinde: Three Billboards Outside Ebbing, Missouri


Kendi yazıp yönettiği In Bruges ve Seven Psychopaths ile suç filmi dediğimiz türde özel bir yer edinmeyi başaran Martin McDonagh, beş yıl aranın ardından üçüncü uzun metraj filmiyle geri döndü. En İyi Film dâhil altı dalda Altın Küre adaylığı elde eden Three Billboards Outside Ebbing, Missouri, bu yıl adını sıkça anacağımız filmlerin başında geliyor.

McDonagh’ın suç dramasından suç komedisine geçiş yaptığı ikinci filmi Seven Psychopaths, In Bruges sonrası bir geri adım olarak değerlendirilmişti. Yönetmenin üçüncü filmi Three Billboards Outside Ebbing, Missouri sonrasında şunu net bir şekilde ifade etmek gerekiyor ki, suç draması da yapsa McDonagh filmlerinde mizah hep olacak. Önemli olan, yönetmenin mizahı nasıl kullandığı ve mizahın neye hizmet ettiği diyebiliriz. Three Billboards’ta dramatik bir anın ardından komik bir sahne izliyoruz, sonra yine dramatik bir sahneye geçiliyor. Yönetmenin yapmak istediği şey; seyircisini bunaltmayan, duygularıyla oynamayan, hüzünlendiren ancak bu hüznü kaleminden dökülen cümleler ve müziklerle usulca veren bir film çekmekmiş bana kalırsa. Dramatik sahneler kadar, mizah kullanımında da abartıya kaçmamasının bu düşünceyi desteklediğini düşünüyorum. McDonagh’ın yeni çalışması In Bruges’e yakın durmakla birlikte, Three Billboards’un daha ağırbaşlı bir film olduğunu yönetmenin anlatısındaki olgunluğun hemen fark edildiğini belirtelim. Bu kez küçük bir kasabada yerel polisin ilerleme kaydedemediği bir tecavüz ve cinayet davasını, kızı öldürülen anne Mildred Hayes’in adalet arayışı ekseninde işleyen McDonagh, özgün senaryosunu da arkasına alarak her anında keyif veren usta işi bir suç filmi çıkarmayı başarmış.

Kızının katilinin bulunabilmesi için belki de son çare olarak kasabanın çıkışındaki üç ilan panosunu kiralayan Mildred Hayes, dikkatleri unutulmaya yüz tutmuş cinayete çekmeyi ve yerel polisi harekete geçirmeyi düşünüyor. Ancak McDonagh, elde pek de ipucu olmayan bu cinayet davasıyla ilgilenmiyor. Mildred Hayes’in çabası olayın çözümüne yönelik bir girişim olsa da yazar yönetmenimiz, bu girişimi kaos yaratmak için kullanıyor. Mildred’ın ilan panolarında suçlunun bulunamamasının sorumluluğunu polis şefine atması ve Şef Willoughby’nin kanser sebebiyle ölümü bekliyor oluşu, onu sevip sayan kasabalının Mildred’a cephe almasına neden oluyor. Burada kasabalının tavrını ayrı, Mildred’ın tavrını ayrı değerlendirmek gerekiyor. Kasabalının, şefi sevdiği ve ona acıdığı için yanında yer alması ahlaki ve toplumsal açıdan olağan bir davranışken; acısını dindirmeye çalışan, adalet isteyen bir anneye cephe almalarının ise aksi bir davranış biçimi olduğunu söylüyor. Kasabalının içine düştüğü duruma toplumsal bir deney olarak bakabiliriz. Bu noktada McDonagh’ın deneye seyirciyi de dâhil ederek “Siz olsanız ne yapardınız?” diye sorduğunu belirtelim. Filmdeki karakterlere baktığımızda hiçbirinin kusursuz insanlar olmadığını görüyoruz. İyi olduğunu düşündüklerimiz o kadar da iyi değil, kötü olduklarını düşündüklerimiz ise o kadar kötü olmayabilir deniyor. Özellikle de ana karakterimiz Mildred’ın ölümü beklediğini bildiği halde Şef Willoughby’nin adını öne çıkarmasının ahlaken sorgulanması gereken bir davranış olması ile Dixon’ın ırkçılığına, şiddete başvurmasına ve görevini kötüye kullanmasına rağmen içinde iyi bir taraf olduğunun açıkça ifade edilmesi bu husustaki en iyi örnekler. 

In Bruges’de üç karakter arasındaki mesele burada yine temelde üç karakter üzerinden gitse de epey farklı bir izleği var yönetmenin. Mildred kararlı ve dik duruşuyla, Şef Willoughby nasıl biri olduğunu öğrendiğimizde, Dixon ise biraz hızlı verilse de dönüşümüyle seyirciyi etkilemeyi başarıyor. Bu üç karakterin motivasyonunu, duygu durumlarındaki değişimleri incelikle veren McDonagh’ın ne yapacağını kestirmenin güçlüğü de filmden aldığımız keyfi artıran unsurlardan bazıları diyebiliriz. Zaten Three Billboard Outside Ebbing, Missouri‘nin kendilerine has suç filmleri ve usta işi senaryolarıyla tanınan Coen kardeşleri anımsatan bir tarzı var. Olayların gelişimi, sarpa sarışı, çözümü veya çözümsüzlüğüyle McDonagh’ın Coenlerden etkilendiğini bu filmde görmek mümkün. Frances McDormand, Sam Rockwell ve Woody Harrelson’ın performanslarıyla döktürdüğü Three Billboard Outside Ebbing, Missouri, usta işi senaryosu, bu senaryoya ayak uyduran yönetmenliği, sinematografisi ve doğru müzik tercihleri gibi birçok niteliğiyle yılın en iyi filmlerinden olmakta hiç zorlanmıyor. 8.7\10