12 Nisan 2014

Blindness (Körlük)


2002 yapımı Cidade De Deus (Tanrı Kent) ile sayısız ödül toplayarak dünyaca tanınan bir yönetmene dönüşen Fernando Meirelles, son yıllarda ülkesi Brezilya'nın yükselişe geçen sinemasında önemli bir paya sahip. Meirelles'in 2008 tarihli son filmi Blindness, 2007 yılında Nobel ödülü kazanan Portekizli yazar Jose Saramago'nun romanı -orijinal adıyla- "Ensaio Sobre a Cegueira"dan uyarlama.

Körlüğe neden olan bulaşıcı bir hastalıktan etkilenenler, bir akıl hastanesinde karantinaya alınırlar. Koğuşlardan birinde kalan bir grup insan, yiyecek stokunu kontrolüne geçirir. İçlerinden biri de kendisini kral ilan eder. Silah zoruyla diğerlerinden değerli eşyalarını talep ederler. Hastalık bulaşmadığı halde kocasını yalnız bırakmak istemeyen bir kadın orada yedi yabancıya destek olur.

Körlük; Saramago'nun günümüz toplumsal değerlerine eleştirel bir bakış attığı, yaşadığımız uygar dünyanın aslında görünenin aksine öyle olmadığını sorgulayan alt metinleri sağlam bir eser. Film de elinden geldiğince kitaptaki dünyayı yansıtmaya çalışıyor. Körlük salgınının baş gösterdiği ilk bölümler başarıyla aktarılıyor. Kitapta olduğu gibi beyazımsı bir körlük tasviri var. Meirelles, beyaz rengi öne çıkararak kitabı görselleştirme konusunda sınıfı geçmiş. Hükümet tarafından tüm körlerin bir akıl hastanesine kapatılmasıyla hikaye ivme kazanıyor. İnsanların hangi durumda-konumda olursa olsun diğerlerine üstünlük kurma çabası, iktidar hırsı, insani değerlerin hiçe sayılması ve düzenin yerini anarşiye-kaosa bırakışıyla toplumsal çöküşün yeni bir olgu değil, düzen içinde yaşıyor görünen toplumun işlerin yoldan çıktığı bir anda her an değişebilir bir yapısının olduğu fazla dramatize edilmeden, gerçekçi bir üslupla ele alınıyor. İdeal toplumun hep ütopya olarak kalacağının resmini bir çeşit sistem eleştirisi boyutuna taşıyarak formülize eden Blindness, kötülük insanın doğasında var diyor ve aynı zamanda salgın kaynaklı felaket filmlerinin izinden gidip farklı noktalara varıyor.

Romanı okuyanların görüşü filmin Saramago'nun cesur hamlelerinin ve öyküde can alıcı kısımların törpülenmesiyle verilmek istenen mesajların eksik kaldığı yönünde. Uyarlama okurları tatmin etmese de filmi izleyecekler için keşfe açık, ilgiye değer bir drama olduğunu belirteyim. Fernando Meirelles'in böylesine güçlü bir romandan beklenen nitelikte bir film çıkaramaması kariyeri açısından bir geri adım olarak görülmemeli. Hayal kırıklığının başlıca sebebi yüksek beklentilerdi. Blindness; gerek üst düzey oyunculukları gerekse de romana göre daha gerçekçi bir tavır takınmasıyla ve salgın filmleri içinde kendi yolunu açıp, umut dolu finaliyle akılda kalmayı başaran takdir edilesi bir çaba.

Son söz: "Sonradan kör olduğumuza inanmıyorum. Bence hep kördük. Gören ama anlamayan insanlar..." Jose Saramago  7.3\10