90’lı yıllarda Fallen ve Primal Fear gibi oldukça başarılı filmler çeken Gregory Hoblit’in ilk bilimkurgu denemesi Frequency (Frekans), hakkı pek teslim edilmemiş filmlerden olduğu için öneri listeme eklemek istedim.
"Eğer zamanda geriye gidip hayatınızı sonsuza kadar değiştiren bir olayı tersine çevirme şansınız olsaydı, ne yapardınız?" sorusunu çıkış noktası olarak belirleyen filmde 30 yıl önce çocukken babasını kaybeden bir polisin, eski bir telsiz ile babasıyla iletişim kurarak geçmişi değiştirmesi konu ediliyor. Frequency’de geçmişe müdahale ederek, geleceği değiştirme düşüncesi, zamanda yolculuk yapılmadan gerçekleştiriliyor. Bir doğa olayı bunu olanaklı kılıyor. 30 yıl önce ölen babasını yönlendirerek kurtaran oğul, geleceği tamamen değiştiriyor. Elbette ki daha vahim olayları da tetiklemiş oluyorlar. Frequency’nin Butterfly Effect’in öncülü olduğunu da söyleyebiliriz. Geçmişi değiştirme motivasyonları aynı olsa da yöntemleri çok farklı iki film var karşımızda. Ama gerçek olan bir şey varsa yakın tarihli iki filmden Freqency’nin diğerini etkilediğidir.
Filme dönersek geçmişe müdahale edildiğinde polis karakterimiz oğul John’un çözmeye çalıştığı hemşireleri avlayan bir seri katil vak'ası birincil olayımız haline geliyor ve polisiye sularına kayıyoruz. Geleceğin her müdahale ile sürekli değişmesi ve olayların içinden çıkılmaz bir noktaya ulaşması ise gerilim yüklü bir sona yürümemizi sağlıyor. Geçmiş ve geleceği paralel olarak veren Hoblit, polisiye-bilimkurgu gibi enteresan ve zeki bir tür filmi çekmiş. Butterfly Effect gibi popüler bir filme dönüşemese de daha başarılı bir çalışma olduğunu vurgulamak istiyorum. Türü sevenler kaçırmasın! 7.7\10