29 Temmuz 2024

Bir Zamanlar Sinema Öneriyor: #70 Death by Hanging

Japon Yeni Dalga akımının önemli isimlerinden Nagisa Oshima'nın, filmografisinin hatırı sayılır işlerinden biri olarak kabul ettiğim Death by Hanging'ini Bir Zamanlar Sinema Öneriyor köşesinde kısaca ele almak istedim. Zira sinema tarihinin saklı hazinelerden biri olan film, seyircisini benzersiz bir sorgulamanın içine çeken, düşünsel altyapısı sağlam atılmış bir sanat eseri.

İki Japon kızı öldürdüğü için idam cezasına çarptırılan R adlı ana karakterimizin, cezasının infazından anlaşılmaz bir biçimde sağ çıkması sonrasında oluşan durumlar Death by Hanging'in hikayesini oluşturuyor. Hapishane infaz ekibinin, kanunlara uygun bir biçimde onu tekrar asabilmek için giriştikleri amansız tartışma ve yöntemleri, filme felsefi bir boyut da katarak seyir zevkini yukarı çekiyor.

Oshima, filmin açılışında ve kapanışında doğrudan seyircisine yönelttiği sorularla, daha aktif birer izleyici olmamızı istiyor. Esas amacının ise idam cezasını savunan vatandaşlarını tekrar düşünmeye davet ettiğini, hatta fikirlerini değiştirmeye çalıştığını söyleyebiliriz. Bu bakımdan yönetmenin toplumsal eleştirisini sözünü sakınmadan yaptığını ifade etmek lazım. Kendine has bir episodik anlatı kuran Oshima'nın filmi altı bölümden oluşuyor. Teatral bir yapı içinde ana karakterimiz R'nin idamdan sağ kurtulmasıyla bu sıradışı durumun dinsel, bilimsel, hukuksal ve etik boyutunun tartışılması filmin ana izleğini oluşturuyor. Film, İnsan ölümü kabullenmeyince ne olur? gibi cevaplanması mümkün olmayan absürt sorular sorarken, ruh-beden ikililiği üzerine kafa yoruyor. Mesela idamda hazır bulunan rahibin, R'nin ruhunun tanrıya ulaştığı, bedeninin ise burada kaldığıyla ilgili görüşünün, bir bilim insanı olan doktor tarafından da onay görmesi düşündürücü ve tartışmaya açık bana kalırsa. Durumu R açısından ele aldığımızda idam esnasında hafızasını kaybettiği için kendi varlığını sorguladığını görüyoruz. Dolayısıyla o suçları işleyip işlemediği, gerçekten R olup olmadığı üzerinden bir gizem de yaratılmıyor değil.

Japon halkının %71'inin idam cezasını onayladığını filmin açılışında öğreniyoruz. Oshima, seyircisine seslenip onları etkilemek istiyor. Bunun için de yarı belgeselci bir üslup tercih etmiş. Filmin döneminin idam prosedürleri konusunda oldukça gerçekçi olduğunu ama barındırdığı absürtlüklerle bu gerçekçi zeminin sarsıldığını düşünüyorum. Esasında Oshima'nın dengeli bir yapı kurduğunu söylersek yanılmış olmayız.

İdam karşıtı duruşuyla politik bir film olarak da okuyabileceğimiz Death by Hanging, 60'lı yıllar Japon sinemasının klasik özelliklerini taşıyan özel bir film.