Real Steel, spor filmlerinde aşina olduğumuz formülleri bir bilim kurgu öyküsüne yedirmeyi deniyor. Spor filmlerinde genellikle dibe vurmuş veya sıfırdan başlayarak zorluklarla mücadele edip yükselişe geçen karakterler ele alınır. Real Steel de aynı yolun yolcusu diyebiliriz. Bu bağlamda Rocky'nin izlerini görmek mümkün ancak çerçeveyi daraltıp olaya bilim kurgu sineması açısından bakmak gerek. Özellikle 80'li yıllarda Blade Runner, Terminatör ve Robocop ile insanımsı robotlar türün vazgeçilmez birer parçası oldular. 2000'li yıllara gelindiğinde tür I, Robot ve Transformers sonrası bir bakıma kulvar değiştirdi. İnsansı robotlardan mekanik görünümlü robotlara doğru yaşanan bu değişimin son örneği de Real Steel oldu. Real Steel'de gelecekte geçen spor filmi iskeletine baba oğul ilişkisiyle duygusal-dramatik bir kimlik kazandırılmaya çalışılmış ancak karakterlerde derinlik yakalama gibi bir çaba içine girilmemesi buna bir nebze müsaade etmiş. Hikayenin 2020 gibi çok yakın bir gelecekte vuku bulması ise bazı inandırıcılık sorunlarıyla boğuşmamıza sebep oluyor. Bu kadar kısa bir zaman diliminde boks sporunun evrim geçirmesi fikri havada bırakılmış.
Açılış bölümünde karşılaştığımız bir robot ve boğanın karşı karşıya getirildiği sahne oldukça tuhaf ve yaratıcı. Bu sahne ister istemez Lucio Fulci'nin1979 yapımı korku filmi Zombie 2'deki bir köpekbalığı ile bir Zombi'nin inanılmaz mücadelesini akla getiriyor. Tekrar Rocky'e dönecek olursak Real Steel'in bazı açılardan 6 filmlik seriden son film Rocky Balboa'ya benzetilebileceğini söylemekle birlikte bir çok filmin izlerini görmek olası. Bu karma yapının filme zarar vermediğini ve hoş bir tat bıraktığını belirteyim. Bir bilim kurgu aksiyon olan Real Steel, 2 saatlik süresince sıkmadan izlenen eğlenceli bir film.
Son söz: Hafif bilim kurgulardan hoşlananlara tavsiye ediyorum. 6.4\10